1 - Yarım Dalga doğrultucu nedir?
2 - Pozitif Yarım Dalga doğrultucu Devresi ve özellikleri
3 - Negatif Yarım Dalga doğrultucu Devresi ve özellikleri
Devamında okumanız için notlar:
NOTLAR:
1) Her iki tipteki yarım dalga doğrultucuda da osiloskopla ölçülen çıkış sinyali, yaklaşık olarak giriş sinyalinin aynısı olarak çıkmıştır. Eğer bu çıkış voltajı bir multimetre ile ölçülseydi, multimetrede okunan değer, giriş sinyalinin tepe değerinin 0,318 katı kadar olacaktı.
Normalde bir sinüs dalgasının ortalaması sıfırdır, çünkü tam bir dalga, hem pozitif hem de negatif alternans içerir. Oysa ki, yarım dalga doğrultucularda elde edilen çıkış voltajında ya pozitif ya da negatif alternans elde edildiğinden bu tür devrelerin çıkış voltajının ortalama değeri sıfırdan farklıdır. Dolayısıyla, yarım-dalga doğrultuda elde edilen bu ortalama değer, bir tam pozitif ya da bir tam negatif alternansın her bir zamandaki değerlerinin ortalamasıdır.
Örneğin, Şekil 1 ve Şekil 5’teki devrelerde R1 yük direnci üzerindeki gerilimin hesaplanan değeri
olarak bulunur. Aynı devreler için yine R1 yük direnci üzerinden multimetre ile ölçülen sinyalin değeri de Şekil 8’de görülmektedir:
Şekil 8: R1 Yük Direnci Üzerinden Multimetre ile Ölçülen Sinyalin Değeri |
Her iki değer karşılaştığında görülmüştür ki: E(ölçüm)=E(hesap)
2) Yarım-dalga doğrultucularda çıkış sinyalinin frekansı ile giriş sinyalinin frekansı aynıdır. Bu nedenle Şekil 1 ve Şekil 5’teki devrelerin frekansı: 25Hz Dir.
İşte, Şekil 1 ve Şekil 5’teki yarım dalga doğrultucularda görülen çıkış sinyalinin bu frekansı “ripple frekansı”dır. Her ne kadar doğrultucuların, AC sinyalini DC sinyaline çevirdiğini söylesek de Şekil 4 ve Şekil 7’ye baktığımızda yine AC sinyaline benzer, ama bu sefer sadece bir alternansını görmekteyiz. Eğer gerçekten çıkış sinyalini tam olarak bir DC pulse’ına çok benzetmek istenildiğinde filtreleme kullanılır. Örneğin, Şekil-1’deki devreye bir kapasitör yardımıyla filtreleme uygulayalım:
Şekil 9: Filtreli Yarım Dalga Doğrultucu |
Şekil 9’daki devreye uygulanan giriş sinyalinin (Bkz. Şekil 2) pozitif alternansı için D1 diyodunun anodu katoduna göre daha pozitif olduğu için, bu diyot ileri kutuplanmıştır, yani iletime geçmiştir. Akımın akış yönü sırasıyla giriş sinyalinin pozitif ucundan iletime geçen diyoda, diyottan C1 kapasitörünün üst plakasına, kapasitör üzerinden de giriş sinyalinin negatif ucuna doğrudur. Bu yolu izleyen akım, C1 kapasitörünü doldurmaktadır. D1 diyodu ileri kutuplandığından direnci çok azdır. Dolayısıyla giriş sinyalinin pozitif alternansı için C1 kapasitörünün zaman sabiti (T=R x C) az olduğundan dolma süresi kısadır (Şekil 10’daki grafik için 0ms ile 10ms arası). Şekil 9’daki devreye uygulanan giriş sinyalinin negatif alternansı için D1 diyodunun katodu andouna göre daha pozitif olduğu için, bu diyot ters kutuplanmıştır, yani kesime geçmiştir.
Kesime geçen diyot, açık anahtar gibi davrandığından dolayı C1 kapasitörü R1 üzerinden boşlamaya başlamıştır. Şekil 1’deki devre ile Şekil 9’daki devre karşılaştırıldığında görülmüştür ki Şekil 9’daki devrede kullanılan yük direnci diğer yük direncinden çok daha fazladır. Bunun nedeni de C1 kapasitörünün boşalması için gerekli zaman sabitini çok yüksek değerde tutmaktır. Dolayısıyla filtreleme işlemi ile AC, DC’ye çevrilmiştir. Yük direncinin değeri ne kadar yüksek değerde olursa, çıkış gerilimi o kadar çok DC pulse’ına benzer, yani ripple frekansı daha da azalır ve DC seviyesi o kadar yüksek olur (filtrelenmeyen yarım dalga doğrultucularına göre).
Şekil 10: XSC1 Osiloskopundan Ölçülen Filtreli Yarım Dalga Doğrultucu Devresinin Çıkış Sinyali |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder